- 29 / February 2024
Ecrimisil Davası (Haksız İşgal Tazminatı Davası)
Ecrimisil davası, haksız işgal tazminatı davası olarak da adlandırılmaktadır. Bir taşınmaz ya da taşınırın haksız kullanımı sonucunda haksızlığı yapan.kişiler ecrimisil vermelidir. Dolayısıyla bir taşınmaz, hak sahibinin rızası bulunmadan kullanıldığında bu dava açılmaktadır. Dava sonucunda ecrimisil haksız işgal tazminatı belirlenmektedir. Makalemizde ecrimisil nedir, ecrimisil davası nasıl açılır, şartları nelerdir, ecrimisil zamanaşımı konuları üzerinde durulacaktır.
Özel hukukta ecrimisil hakkında bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak TMK’ nın 995. maddesinde iyiniyetli olmayan zilyedin, geri vermesi gereken şeyi.haksızca alıkoyduğunda hakkın sahibine vermiş olduğu zararları, edindiği.ya da edinmeyi ihmal ettiği ürünlere karşılık olarak tazminat vermesi gerektiği belirtilmektedir. Bu madde ecrimisil tazminatının hukuki dayanağıdır.
Diğer taraftan Yargıtay’ın ecrimisille ilgili kararları bulunmaktadır. Ancak Yüksek Mahkemenin ecrimisil konusundaki bazı içtihatları arasında çelişkiler mevcuttur.
1. Ecrimisil nedir?
Hak sahibinin iznini almadan bir taşınmazın kullanıldığı durumlarda ecrimisil söz konusu olur. Bu durumda kişiler, taşınmazın sahibinin iznini almadıkları gibi hukuka uygun başka bir sebep de yokken, taşınmazdan yararlanmaktadır. Bu şartların bulunması durumunda hak sahibi haksız işgal tazminatı talep edebilir. İşte bu tazminat ecrimisil olarak karşımıza çıkmaktadır.
Hukuka uygun olmayan bir sebebin olmaması, kişinin hakkının olmadığını bilerek kullandığı yeri hukuka uygun bir şekilde kullanmamasıdır. Dolayısıyla kişi zilyedi altında tuttuğu taşınmazda hak sahibi olmayıp haksız işgalde bulunmaktadır.
Yargıtay, yerleşik içtihatlarında bu kavramın tanımını yapmıştır. Yüksek Mahkeme ecrimisili haksız fiilden doğan bir tazminat olarak görmektedir. Bu tazminat zararın özel bir giderim şeklidir. Dolayısıyla ortaya çıkan zarar, diğerlerinden farklı olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle en azı kira geliri karşılığı zarardır.
Ecrimisil talepleri kötüniyetli haksız zilyedin iade borcu kapsamında değerlendirilmelidir.
Ecrimisil örnekleri şu şekilde sıralanabilir;
- Bir taşınmaz. ya da taşınırın, hak sahibinin izni olmadan kullanılması.
- Taşınmazın kira süresi bittiği halde kullanılması.
- Bir tarlanın malikinin izni ve hukuka uygun bir sebep yokken ekilmesi.
2. Ecrimisil Talebinde Bulunabilecek Kişiler
Ecrimisil talebinde bulunabilecek kişiler, hakkı olan yer üzerinde haksız işgalden zarar gören kimselerdir. Buna göre ecrimisil davası taşınır. ya da taşınmazda hak sahibi olan herkes tarafından açılabilir. Dolayısıyla malın sadece mülkiyetine sahip olanlar değil, bunun yanı sıra mal üzerinde zilyetlik hakkı olanlar da bu davayı açabilir.
İntifa hakkı sahipleri, zilyetliği altında bulunan mallarına karşı haksız işgal olduğunda bu davayı açabilecektir. Paylı mülkiyette paydaşlardan birisi taşınmazını kullanamadığında,. bu durumu yaratan öteki paydaşlardan tazminat talep edebilir. Ancak, paydaşlar dışındaki bir kimse haksız işgalde bulunuyorsa,. payı oranında ecrimisil talep edebilir. Elbirliği mülkiyetinde paydaşlar. ya da başka bir kişi aleyhinde dava açılabilir. Burada paydaşların herhangi birisi dava yoluna gidebilir.
3. Ecrimisil Talep Edebilme Şarları
Yargıtay’a göre ecrimisil iki şartın birarada bulunması halinde istenir. Öncelikle, hak sahibinin zilyetliği altındaki.taşınmazda.haksız işgali yapan kişi kötüniyetli olmalıdır. Diğer bir deyişle, taşınmazın haksız işgali üzerine hak sahibi zarar görmelidir. Dolayısıyla haksız işgal yapan kişinin kötüniyetli olması.ve hak sahibinin zarara uğraması şartları varsa ecrimisil talep edilebilir.
Bir taşınmazın haksız işgali iki şekilde ortaya çıkar. Birincisi taşınmazın hak sahibinin izni olmadan kullanılmasıdır. Diğeri ise taşınmazı kullanan kişinin hukuka uygun bir nedeni olmadan kullanmaya devam etmesidir. Hak sahibi en başından haksız işgale razı değilse.ya da gösterdiği rızasının ötesinde bir kullanım söz konusu ise haksız işgal ortaya çıkacaktır.
Ecrimisil talebi için haksız işgalde bulunan kişi kötüniyetli olmalıdır. Burada sözü edilen kötüniyetle kişinin taşınmazı haksız kullandığını bilmesi.ya da bilmesinin gerekmesi hali kastedilmektedir. Buna göre haksız işgalde bulunan kimse daha sonra iyiniyetli zilyet olabilecek.ya da bunun tam tersi olabilecektir.
Buna göre ecrimisil talep edebilmek için üç şartın birarada bulunması gerekir. Bunlar;
- Haksız işgal olmalıdır.
- İşgal edenin kötüniyetli olması gerekir.
- Haksız işgalden dolayı bir zarar ortaya çıkması gerekir. Bu zararla anlaşılması gereken haksız işgale konu mal kullanıldığından eskimekte.ya da yıpranmaktadır. Bu zararları haksız işgalde bulunan kişi karşılamalıdır. Bunun yanı sıra hak sahibi, malı kullanmadığından dolayı yoksun kaldığı gelirleri ecrimisil olarak isteyebilir.
4. Ecrimisil Davasında Zamanaşımı Süresi
Yargıtay 1950 yılında bir içtihadı birleştirme kararı vermiştir. Kararda ecrimisilin haksız fiil nedeniyle ortaya çıkan bir tazminat olduğunu belirlemiştir. Bu nedenle haksız fiil nedeniyle meydana gelen tazminatlar hakkında.5 yıllık zamanaşımı süresi bulunmaktadır. Bu süre Yargıtay’ın 1938 yılında verdiği bir kararına dayanmaktadır. Çünkü haksız fiil nedeniyle ortaya çıkan tazminat istemlerine ilişkin zamanaşımı süreleri hakkında.TBK’ da farklı düzenlemeler bulunmaktadır. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında bu süre icrimisil davası açıldığı tarihten başlayarak geriye doğru hesaplanır. Buna göre haksız işgal fiilinin başladığı tarihten itibaren 5 yıl içerisinde ecrimisil tazminatı talebinde bulunulmalıdır.
5 yıl olan zamanaşımı haksız işgal yapıldığının öğrenilme tarihi değil, işgalin yapıldığı an başlamaktadır. Ancak, davacının geriye doğru 5 yılın üzerinde tazminat istemesi halinde,.davalı taraf zamanaşımı defini öne sürecektir. Davalının bunu yapmaması durumunda 5 yılı aşan süreleri kapsayan haksız işgal tazminatı belirlenebilecektir.
5. Ecrimisil Davasının Açılması Öncesinde Haksız İşgali Yapan Kişiye İhtar Gönderilmeli midir?
Kural olarak haksız işgal yapan kişilere bildirimde bulunulması zorunlu değildir. Buna göre hak sahibinin bir ihtar yapmadan ecrimisil davası açması ve haksız işgal tazminatı istemesi mümkündür. Haksız işgalde bulunan kimseye yapılacak ihtar, davalının temerrüdünü sağlayarak faiz başlangıcını, davanın açıldığı tarihten değil, ihtarın yapıldığı tarihten başlatacaktır.
6. Paylı ve Elbirliği Mülkiyeti Halinde İhtar Gönderilmesi Gerekir mi
Bir taşınmaz üzerinde birlikte ya da paylı mülkiyet varsa ortaklık dışındaki kimseler haksız işgal yaptıklarında yukarıda belirtilen şartlar geçerlidir. Dolayısıyla ortaklığın dışındaki kişi haksız ve kötüniyetli olarak elbirliğiyle.ya da paylı ortakların rızası dışında taşınmazdan yararlandığında ecrimisil zamanaşımı içerisinde verilmelidir.
Elbirliğiyle ya da paylı malik olunan taşınmazın sahipleri de haksız işgalde bulunuyor olabilir. Bu nedenle birbirlerine karşı ecrimisil taleplerinin intifadan men şartıyla gerçekleştirilebilmesi mümkündür.
Elbirliği mülkiyetine ortak olanların taşınmazı payları oranında kullanmaları gerekir. Ancak elbirliğinde payı oranında taşınmazdan yararlanamadığında, ortaklardan herbiri taşınmazından faydalanma talebini haksız işgalde bulunan diğer ortaklara bildirilmelidir. Bu durum hukukta intifadan men olarak adlandırılır.
İntifadan menin geçerlilik ya da ispat koşulu bulunmamaktadır. Elbirliği ya da paylı mülkiyetin bulunması durumunda davanın tüm aşamalarında öne sürülebilir. Bu durum herhangi bir delille ispat edilebilir. Bu nedenle intifadan men yazılı şekilde.ya da noterde yapıldığında ispat açısından yararlı olacaktır. Yoksa, bunda bir zorunluluk bulunmamaktadır. Ancak, işlem güvenliğinin sağlanması ve yargılama sırasında ispatla ilgili güçlükleri ortadan kaldırmak adına.notere gidip ihtar çekilmesi yerinde olacaktır.
7. Ecrimisil Taleplerinde İntifadan Men Şartının İstisnası Hangileridir?
Elbirliğiyle mülkiyet halinde ortakların birbirlerine karşı haksız işgalleri üzerine intifadan men şartının aranmayacağı bazı durumlar bulunmaktadır. Bunlar;
- Ortaklığın taşınmazı üzerinde doğal ürünlerin veya kira gibi hukuki semerelerin bulunması halinde intifadan men şartı aranmamaktadır. Buna göre örneğin taşınmaz bağ ya da bostan olarak kullanılırsa tabii ürünler ortaya çıkacaktır. Aynı şekilde taşınmazın işyeri veya konut olarak kullanılması halinde kira getirisi olacaktır. Bu durumlarda intifadan men şartı aranmaz.
- Ortaklığın mülkiyetindeki taşınmaz kamu mallarından ise intifadan men koşulu aranmayacaktır.
- Paydaşların kendi aralarında ortaklığın taşınmazına yönelik kullanım sözleşmesi bulunduğunda intifadan men şartı aranmaz.
- Önceden ortaklığın aynı taşınmazına yönelik.öteki paydaşların aleyhinde bazı hukuki yollara gidilmişse.artık intifadan men şartı aranmamaktadır. Bu yollara örnek olarak elatmanın önlenmesi,.ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzer mahiyetteki yargı yollarına gidilmesi.ya da icra takibatının yapılması gibi durumlarda intifadan men koşulu aranmamaktadır.
8. Ecrimisil Bedelinin Tespiti
Özel hukuk mevzuatında ecrimisille ilgili bedelin nasıl tespit edileceği belirtilmemiştir. Bu durumda Yargıtay’ın içtihatlarına göre bir değerlendirme yapmamız gerekir. Buna göre ecrimisil tazminatı hesaplanırken en az kira gelirinin belirlenmesi gerekir. Dolayısıyla alt sınır kira geliri olacak.ve üst sınır ise ortaya çıkan tüm gelir kaybı olacaktır. Mahkeme tarafından bu konuda bir bilirkişi yardımı alınarak bir hesaplama yapılmalıdır.
Bunun yanı sıra ecrimisil tazminatı değerlendirilirken;
- Kira gelirinin dışında kalan.ve haksız işgalden dolayı eskime olarak meydana gelen ya da kötü kullanım nedeniyle ortaya çıkan zararlar.
- Hak sahibinin kendisi kullansaydı açıkça edinebileceği karlar.(haksız işgalden dolayı edinemediği, yoksun kaldıkları) gözönüne alınmalıdır.
Yargıtay’a göre ecri misil bedeli kira geliri üzerinden hesaplanır. Bu yapılırken haksız işgalde bulunulan taşınmaz malın büyülüğüne, niteliğine, çevresel özelliklerine ve emsalinden alınan kira bedellerine bakılmalıdır. Bunun yanı sıra haksız işgal birden çok yılda meydana gelmişse bahse konu kira gelirinin dönemlik şekilde hesaplanması gerekmektedir. İlk döneme uygun olarak belirlenen kira gelirine, daha sonraki dönemler için TÜFE artış oranının yansıtılması gerekecektir.
9. Ecrimisil Davası Hangi Mahkemede Görülür?
HMK’ nın 2/1. fıkrası uyarınca mal varlığı hakları ve şahıs varlığı hakkındaki davalara bakmakla görevli mahkeme asliye hukuk mahkemeleridir. Bu davalar bakımından uyuşmazlığın değeri ve miktarına bakılmamaktadır. Aynı zamanda bu davalara bakacak mahkemeye ilişkin mevzuatta başkaca bir düzenleme bulunmadığında asliye hukuk mahkemesi görevli olmaktadır. Fakat, özel kanunlarda yer alan ecrimisil talepleri hakkındaki istisnalar bulunmaktadır.