

Boşanma, yalnızca evlilik birliğinin sona ermesi değil; aynı zamanda tarafların hayatlarında hukuki, mali ve sosyal pek çok değişikliği beraberinde getiren bir süreçtir. Boşandıktan sonra yapılması gereken işlemler, nüfus kaydının güncellenmesi, kimlik yenileme, soyadı değişikliği, nafaka ödemelerinin takibi, mal paylaşımı, ortak konutun durumu ve çocukların velayeti gibi birçok farklı alanda resmi adımların atılmasını zorunlu kılar. Bu nedenle boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte tarafların hem hak kaybı yaşamamak hem de süreci doğru yönetebilmek için gerekli işlemleri eksiksiz yerine getirmesi gerekir.
Özellikle nafaka ödemeleri, mal paylaşımı, tapu ve taşınır malların devri, iddet süresinin kaldırılması gibi konular tarafların günlük yaşamlarını doğrudan etkiler. Aynı zamanda boşanma sonrası çocukların velayet ve soyadı düzenlemeleri, eğitim kurumlarının bilgilendirilmesi ve yeni ikamet adresinin bildirilmesi de önem taşır. Tüm bu işlemlerin yanı sıra, tarafların psikolojik destek alması da süreci sağlıklı bir şekilde atlatabilmeleri için kritik rol oynar. Bu makale, boşandıktan sonra adım adım yapılması gereken tüm işlemleri ve en çok sorulan soruların yanıtlarını kapsamlı şekilde sunmaktadır.
Çoğu kişi, son duruşmada kararın açıklanmasıyla boşanmanın tamamlandığını zanneder. Ancak bu yaygın bir yanılgıdır. Boşanma, hâkimin kararını açıklamasıyla değil; gerekçeli kararın yazılması, taraflara tebliğ edilmesi ve kesinleşmesi ile tamamlanır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 294. maddesine göre, duruşmada açıklanan kısa kararın ardından en geç bir ay içinde gerekçeli karar hazırlanmalıdır. Hazırlanan bu gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilmesi için mahkemeden tebliğ talebinde bulunmak gerekir.
Ancak boşanma süreci bu aşamada da bitmez. Kararın kesinleşmesi, yani hukuken bağlayıcı hale gelmesi gerekir. Boşanma kararının kesinleşmesi şu durumlarda gerçekleşir:
Bu şartlardan birinin gerçekleşmesiyle karar kesinleşir ve boşanma resmen tamamlanmış olur. Ardından taraflar, boşandıktan sonra yapılması gereken işlemler için resmi adımları atmaya başlar.
Anlaşmalı boşanma davalarında, tarafların ortak iradesiyle evlilik sona erdiğinden genellikle her iki taraf da kararın bir an önce kesinleşmesini ister. Bu noktada süreci hızlandırmak için uygulanabilecek basit ve pratik yöntemler vardır.
İlk olarak, gerekçeli kararın yazılıp yazılmadığını kontrol etmek gerekir. Duruşma sonrası mahkeme kaleminden gerekçeli kararın ne zaman hazırlanacağını öğrenebilir veya belirtilen tarihte yeniden sorabilirsiniz. Daha kolay bir yöntem ise UYAP Vatandaş Portalı ya da E-Devlet sistemi üzerinden dosyanızı takip etmektir. Burada “Gerekçeli Karar Yazıldı” uyarısını görmeniz, kararın hazır olduğu anlamına gelir.
Gerekçeli kararın hazırlandığını öğrendikten sonra eşinizle birlikte kimlik fotokopilerinizi ekleyerek, istinaf yolundan feragat ettiğinizi ve kararın kesinleşmesini istediğinizi belirten dilekçe ile mahkeme kalemine başvurabilirsiniz. Bu başvurunun ardından gerekçeli karar size tebliğ edilir, dilekçeleriniz dosyaya işlenir ve bu tarih itibarıyla boşanma kararınız kesinleşmiş olur.
Son aşamada yazı işleri müdürü tarafından kesinleşme şerhi hazırlanır ve kararın kesinleştiği resmi olarak kayıt altına alınır. Daha sonra kararın kesinleşmiş örneği Nüfus Müdürlüğü’ne gönderilir ve nüfus kayıtlarınız güncellenir. Böylece anlaşmalı boşanma süreci hızlı, pratik ve sorunsuz bir şekilde tamamlanır.
Nüfus kayıt örneği, aile kütüğündeki bilgilerin yer aldığı ve resmi olarak geçerli olan bir belgedir. Boşanma kararı kesinleştiğinde, kararı veren mahkeme kalem müdürü bu kararı bir hafta içinde Nüfus Müdürlüğü’ne resen gönderir. Tarafların ayrıca başvuru yapmasına gerek yoktur. Ancak sürecin daha hızlı ilerlemesini isteyenler, Nüfus Müdürlüğü’ne şahsen başvurabilir.
Nüfus kayıtlarının güncel tutulması, tarafların kişisel bilgilerinde yanlışlık yaşanmaması ve ileride doğabilecek hak kayıplarının önlenmesi açısından oldukça önemlidir.
Soyadı, kişinin aile bağını gösteren en önemli kimlik unsurudur. Boşanma kararı kesinleştikten sonra kadının soyadını değiştirmesi için ayrıca bir işlem yapmasına gerek yoktur. Mahkeme, kesinleşen kararı Nüfus Müdürlüğü’ne bildirir ve nüfus işlemleri otomatik olarak güncellenir.
Bu işlemler, müzekkerenin tebliğinden itibaren en geç bir hafta içinde tamamlanır. İlgililer, E-Devlet sistemi üzerinden soyadı değişikliğinin güncellenip güncellenmediğini kolayca takip edebilir.
Kimlik belgesi, kişinin tüm resmi işlemlerinde kullandığı en temel evraktır. Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte mahkeme bu bilgiyi Nüfus Müdürlüğü’ne gönderir. Ancak kimlik yenileme işlemi için tarafların şahsen Nüfus Müdürlüğü’ne başvuruda bulunmaları gerekir.
Kimliğin zaman kaybetmeden yenilenmesi, kişisel bilgilerin doğruluğu ve resmi işlemlerde sorun yaşanmaması açısından son derece önemlidir.
Velayet hakkı, çocuğun bakım, eğitim, korunma, temsil edilme ve malvarlığının yönetimi gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlar. Boşanma davalarında çocukların velayeti, ya boşanma davasıyla birlikte ya da ayrıca açılan bir dava ile karara bağlanabilir.
Dava sürecinde mahkeme, çocuk için geçici velayet kararını açıklarken; dava sonunda kalıcı velayet hakkı belirlenir. Ancak velayet hakkı mutlak değildir. Çocuğun menfaatine aykırı durumlar ortaya çıkarsa, velayet sonradan değiştirilebilir.
Örneğin;
gibi hallerde velayet değişikliği talep edilebilir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2015/1139 sayılı kararında, annenin çocuğun babasıyla görüşmesini engellemesi velayet hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmiş ve velayetin değiştirilmesine karar verilmiştir.
Bu nedenle tarafların, boşanma tamamlandıktan sonra da çocukların üstün yararı ilkesini gözeterek velayet durumunu takip etmeleri gerekir.
Nafaka, aile hukukunda tarafların ve çocukların geçimini güvence altına almak için düzenlenen önemli bir kavramdır. Bir kişi, boşanma sürecinde veya sonrasında eşi ile çocuklarının yaşam koşullarını sürdürebilmesi için maddi katkıda bulunmakla yükümlü olabilir.
Boşanma davası açıldığında hâkim, tarafların maddi durumlarını değerlendirerek dava süresince yoksulluğa düşecek eş için tedbir nafakasına hükmedebilir. Dava kesinleştikten sonra ise:
Nafaka yükümlülüğü, boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte başlar. Eğer nafaka ödenmezse, nafaka alacaklısı icra takibi başlatabilir. İcra sürecinden sonuç alınmazsa, şikâyet hakkı kullanılarak nafaka borçlusuna 3 aya kadar tazyik hapsi cezası verilebilir. Ancak borç ödenirse bu ceza ortadan kalkar.
Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte tarafların en önemli gündemlerinden biri mal paylaşımıdır. Mal paylaşımı; evlilik süresince edinilen taşınır ve taşınmaz malların, taraflar arasında yasal mal rejimine göre paylaştırılmasıdır.
Türk Medeni Kanunu’na göre 01.01.2002 tarihinden itibaren yasal mal rejimi edinilmiş mallara katılma rejimidir. Bu rejime göre evlilik süresince edinilen mallar kural olarak eşit paylaşılır. Ancak bu tarihten önceki evliliklerde mal ayrılığı rejimi geçerlidir. Bu durumda, evlilik süresince alınan mallar kimin üzerine kayıtlıysa boşanma sonrasında da ona ait olmaktadır.
Mal paylaşımında esas alınan süre; evliliğin başladığı gün ile boşanma davasının açıldığı gün arasındaki dönemdir. Evlilikten önce edinilen mallar veya dava açıldıktan sonra elde edilen mallar paylaşım kapsamına girmez. Mal paylaşım kararı kesinleştiğinde taraflar, buna uygun olarak tapu işlemleri, banka işlemleri gibi resmi adımları tamamlar.
Müşterek konut, tarafların evliliklerini sürdürdükleri aile evidir. Boşanma sonrası bu konutun kime bırakılacağı da taraflar arasında netleştirilmesi gereken konulardan biridir.
Boşanma davası devam ederken hâkim, tarafların mağduriyet yaşamaması için müşterek konut hakkında geçici bir ara karar verebilir. Ayrıca süreç boyunca konutun devri veya satışı engellenmesi için aile konutu şerhi konulur. Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte bu şerh kaldırılır ve mal paylaşımı davasının sonucuna göre işlem yapılır.
Eğer ortak çocuklar varsa, müşterek konutun kime bırakılacağı kararı alınırken çocuğun üstün yararı öncelikli olarak değerlendirilir. Böylece çocuğun barınma ve düzenli yaşam hakkı güvence altına alınır.
Boşanma davaları, tarafları hem manevi hem de maddi açıdan etkileyen süreçlerdir. Bu noktada en çok merak edilen konulardan biri de mahkeme masraflarının kim tarafından karşılanacağıdır.
Bu nedenle, dava türü ve tarafların kusur oranı, boşanma masraflarının paylaşılmasında belirleyici olmaktadır.
Boşanma sürecinden en çok etkilenenlerin başında çocuklar gelir. Çocuğun fiziki ve psikolojik güvenliği için, boşanma sonrası eğitim kurumlarının bilgilendirilmesi büyük önem taşır.
Okul yönetimi ve öğretmenlerin; velayet, iletişim bilgileri ve çocuğun yaşam koşullarındaki değişiklikler hakkında haberdar olması gerekir. Özellikle velayetin değişmesi gibi durumlarda, eğitim kurumunun gecikmeden bilgilendirilmesi çocuğun menfaati açısından zorunludur.
Boşanma sonrası taraflardan birinin veya her ikisinin de ikamet adresi değişebilir. Adres değişikliği olması durumunda kişi, yeni adresini İl Nüfus Müdürlüğü’ne bildirmek ya da E-Devlet sistemi üzerinden güncellemek zorundadır.
Yurtdışında yaşayan vatandaşlar ise bulundukları ülkedeki Türk Konsolosluğu aracılığıyla adres değişikliğini yapabilirler. İkamet adresinin zamanında bildirilmesi, kişisel bilgilerin güncel tutulması ve resmi işlemlerde sorun yaşanmaması açısından oldukça önemlidir.
Boşanmanın ardından tarafların üzerinde anlaşması gereken en önemli konulardan biri de ortak tapu ve taşınmazların paylaşımıdır. Bu paylaşım, evlilik süresince edinilmiş mallarla sınırlı olup, mal rejimi kurallarına göre yapılır.
Kişisel mallar (evlilikten önce edinilen, miras veya bağış yoluyla kazanılan mallar) paylaşım kapsamına girmez. Paylaşım sırasında taşınmazların piyasa değeri mahkeme tarafından belirlenir; gerektiğinde bilirkişi raporu alınır.
Tapu ve taşınmazların devri;
Eğer uzlaşma sağlanamazsa, mahkeme taşınmazın satışına ve bedelin taraflar arasında adil şekilde paylaşılmasına karar verebilir. Ayrıca mahkeme, bir taşınmazın belirli bir tarafa verilmesine ve diğer tarafın buna karşılık dengeleyici ödeme yapmasına da hükmedebilir.
Bu süreçte tarafların hukuki destek almaları, hak kayıplarını önlemek adına son derece önemlidir. Özellikle mal rejimi seçimi, edinilmiş ve kişisel mal ayrımı, taşınmaz değer tespiti gibi konular uzmanlık gerektirir.
Boşanma sonrasında eşlerin gündemine gelen önemli konulardan biri de araç ve taşınır malların paylaşımıdır. Bu paylaşım, evlilik birliği içinde edinilen taşınır malları kapsar. Kişisel mallar (evlilik öncesinde alınan, miras veya bağış yoluyla kazanılan taşınırlar) bu kapsamın dışında kalır.
Paylaşılacak taşınır mallar arasında otomobiller, motosikletler, mobilyalar, beyaz eşyalar, elektronik cihazlar (telefon, bilgisayar, televizyon vb.), mücevherler ve benzeri varlıklar bulunur.
Paylaşım sürecinde malların piyasa değerinin belirlenmesi kritik öneme sahiptir. Araç gibi mallarda ekspertiz raporu kullanılırken, diğer taşınırların değeri güncel piyasa koşullarına göre tespit edilir. Taraflar anlaşırsa bir taraf belirli malları üzerine alabilir ve karşı tarafa dengeleyici ödeme yapabilir. Anlaşmazlık durumunda ise mahkeme, malların satılmasına ve bedelin adil şekilde paylaştırılmasına karar verir.
Araçların paylaşımı, taşınmaz mallardan farklı olarak noter satış işlemiyle yapılabildiğinden, tarafların anlaşarak hızlıca devri sağlaması mümkündür. Ancak anlaşmazlık halinde mahkeme kararıyla satış ve paylaşım yapılır.
Boşanma yalnızca hukuki bir süreç değil, aynı zamanda oldukça duygusal ve yıpratıcı bir deneyimdir. Tarafların bu dönemde psikolojik desteğe ihtiyaç duyması son derece doğaldır.
Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesine göre boşanan kadın için iddet süresi öngörülmüştür. Bu süre, boşanma veya eşin ölümü sonrasında kadının yeniden evlenebilmesi için 300 gün beklemesi gerektiğini ifade eder. İddet süresinin amacı, doğabilecek çocuğun soy bağının doğru şekilde belirlenmesidir.
Ancak kadın, bu süreyi beklemek istemezse Aile Mahkemesi’ne başvurarak iddet süresinin kaldırılmasını talep edebilir. Bunun için hamile olmadığını gösteren resmi bir sağlık raporu sunması gerekir.
İşleyiş şu şekildedir:
Bu kararın ardından kadın, bekleme süresine tabi olmadan yeniden evlenebilir.
Erkekler için ise böyle bir bekleme süresi yoktur. Erkek, boşandıktan sonra dilediği zaman yeni evlilik yapabilir. Bunun nedeni, iddet süresinin yalnızca biyolojik sebeplerle kadına özgü bir düzenleme olmasıdır.
Günümüzde hamilelik durumunun kısa sürede tespit edilebilmesi sayesinde kadınlar, iddet süresinin kaldırılması için sıklıkla dava açmakta ve sürece tabi olmadan yeniden evlenebilmektedir. Bu süreçte hak kaybı yaşanmaması için hukuki danışmanlık alınması önemlidir.
1.Boşanma Mahkemesi Bittikten Sonra Ne Yapılır?
Boşanma davası bittiğinde kararın hemen kesinleştiği düşünülse de bu doğru değildir. Kararın kesinleşebilmesi için gerekçeli karar taraflara tebliğ edilmeli ve şu durumlardan biri gerçekleşmelidir:
2.Boşandıktan Kaç Gün Sonra Kimlik Değişir?
Boşanma kararı kesinleştikten sonra mahkeme kararı Nüfus Müdürlüğü’ne iletilir. Ancak kimlik yenilemek için kişinin bizzat Nüfus Müdürlüğü’ne başvurması gerekir. Başvuru yapıldığında kimlik belgesi hemen değiştirilebilir.
3.Boşanınca Soyadı Otomatik Değişir Mi?
Evet. Boşanma kesinleştikten sonra soyadı işlemleri otomatik olarak güncellenir. Bu süreç bir hafta içinde tamamlanır ve E-Devlet üzerinden takip edilebilir.
4.Boşandıktan Sonra Aile Cüzdanı Ne Yapılır?
Aile cüzdanının iade edilmesi için herhangi bir yasal zorunluluk yoktur. İsteyen taraf, cüzdanı nikâh memuruna, mahkemeye veya bir aile üyesine teslim edebilir.
5.Boşandıktan Sonra Aynı Kişiyle Ne Zaman Evlenilebilir?
Kadınlar için geçerli olan iddet süresi (300 gün) aynı kişiyle evlenmek istendiğinde uygulanmaz. Bu nedenle taraflar boşanma kesinleştikten sonra beklemeden yeniden evlenebilir.
6.Boşanma Davasından Sonra Kimlikte Ne Yazar?
2016’dan önce nüfus cüzdanında “boşanmış” veya “dul” ibaresi yer alırken, yeni kimlik kartlarında medeni hal bilgisi yer almamaktadır.
7.Boşandıktan Sonra E-Devlete Ne Zaman Düşer?
Boşanmanın kesinleşmesinden sonra nüfus bilgileri yaklaşık bir hafta içinde E-Devlet sistemine yansır.
8.Boşanma Kararı Kesinleştikten Sonra Hangi İşlemler Yapılır?
9.Boşanma Kararı Ne Kadar Sürede Kesinleşir?
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden sonra 14 gün içinde itiraz edilmezse veya taraflar itirazdan feragat ederse karar kesinleşir.
10.Boşanma Kesinleşince Mahkemeden Hangi Belgeler Alınır?
Tarafların belge alma zorunluluğu yoktur. Ancak isteyen kişiler, işlemleri hızlandırmak için mahkeme kaleminden “kesinleşme şerhi” belgesi alabilir.
11.Boşanma İlamı Nereden Alınır?
Boşanma ilamı, davanın görüldüğü mahkeme kaleminden veya Nüfus Müdürlüklerinden alınabilir.
12.Boşandıktan Sonra Kimlik Değiştirmek Zorunlu Mu?
Kesin bir zorunluluk yoktur. Ancak kimlik bilgilerini güncel tutmak için yenilenmesi önemlidir.
13.Kimlik Değişikliği İçin Hangi Belgeler Gereklidir?
14.Eski Eşin Soyadını Kullanabilir Miyim?
Boşanan kadın, boşanma sırasında veya sonrasında Aile Mahkemesi’ne başvurarak eski eşinin soyadını kullanmaya devam edebilir. Bunun için “haklı yarar” gerekçesini sunması gerekir.
15.Çocuğun Soyadı Boşanma Sonrasında Değiştirilebilir Mi?
Çocuk kural olarak babasının soyadını taşır. Ancak velayet annedeyse ve çocuğun üstün yararı söz konusuysa, anne Aile Mahkemesi’ne başvurarak çocuğun soyadını değiştirilmesini talep edebilir.
16.Boşanmadan Sonra Çocuğun Yurt Dışına Çıkışı Nasıl Olur?
Çocuğun velayeti kimdeyse, diğer tarafın muvafakati aranmaz. Ancak bazı ülkeler güvenlik gerekçesiyle noter onaylı muvafakatname talep edebilir.
17.Boşanma Sonrası Velayet Değişebilir Mi?
Evet. Velayet hakkı mutlak değildir. Çocuğun üstün yararının gerektirdiği durumlarda diğer taraf velayet davası açabilir.
18.Nafaka Ne Zaman Ödenmeye Başlar?
Nafaka, boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte ödenmeye başlanır. Ödeme banka yoluyla veya elden yapılabilir.
19.Nafaka Ödenmezse Ne Olur?
Alacaklı taraf icra takibi başlatabilir. Ödeme yapılmazsa nafaka borçlusu hakkında 3 aya kadar tazyik hapsi uygulanabilir.
20.Boşandıktan Sonra Hemen Evlenilebilir Mi?
Erkekler boşandıktan sonra hemen evlenebilir. Kadınlar içinse 300 günlük iddet süresi vardır. Ancak mahkemeden alınacak sağlık raporuyla bu süre kaldırılabilir.
Boşanma, tarafların hayatında hukuki, ekonomik ve sosyal pek çok değişikliğe yol açan kapsamlı bir süreçtir. Boşanma kararının kesinleşmesi, nüfus kaydının güncellenmesinden kimlik yenilemeye, soyadı değişikliğinden nafaka ödemelerine kadar birçok resmi işlemin başlangıç noktasıdır. Ayrıca mal paylaşımı, ortak tapu ve taşınırların devri, müşterek konutun durumu ve çocukların velayeti gibi konuların da bu aşamada netleşmesi gerekir. Bu nedenle boşanma sonrası yapılması gereken işlemleri zamanında yerine getirmek, tarafların hem hak kayıplarını önlemesi hem de yeni hayat düzenlerine sorunsuz uyum sağlamaları açısından büyük önem taşır.
Öte yandan boşanma yalnızca hukuki bir sonuç doğurmaz, aynı zamanda taraflar ve çocuklar üzerinde ciddi psikolojik etkiler bırakır. Bu nedenle boşanma sonrası psikolojik destek, sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılmasında önemli rol oynar. İkamet adresi bildirimi, çocuk için eğitim kurumlarının bilgilendirilmesi, nafaka ve velayet düzenlemelerinin takibi gibi adımlar da tarafların gelecekte sorun yaşamaması için kritik noktalardır. Tüm bu unsurlar birlikte değerlendirildiğinde, boşanma sonrası sürecin doğru yönetilmesi; hem bireysel hem de ailevi hakların korunması açısından kaçınılmaz bir gereklilik olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kartal Avukatı Fatma Türkan Kamış
Telefon 0532 685 61 40
Adres AC MOMENT PLAZA /Soğanlık Yeni Mah. Baltacı Mehmet Paşa Sk. B Blok Kat:1 D NO:15, Kartal/İstanbul
Mail mimozahukuk@gmail.com
Hizmet Alanları Ceza Hukuku, Boşanma Hukuku, Gayrimenkul Hukuku, İş Hukuku, Yabancılar Hukuku