

Uzaklaştırma kararı, şiddet mağdurlarını korumak amacıyla verilen hukuki bir tedbirdir. Bu karar, aile içi şiddet, tehdit, hakaret, takip ve psikolojik baskı gibi durumlarda mağdurun güvenliğini sağlamak için uygulanır. Özellikle aile hukukunda 6284 sayılı Kanun çerçevesinde düzenlenen uzaklaştırma kararı, şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesi altında olan kişilerin korunmasına yönelik etkili bir önlemdir. Son yıllarda boşanma süreçlerinde, kadınların ve çocukların korunması amacıyla sıkça başvurulan bir yöntem haline gelmiştir. Ancak uzaklaştırma kararının süresi, kapsamı ve ihlali durumunda uygulanacak yaptırımlar konusunda pek çok kişi bilgi sahibi değildir. Bu makalede, uzaklaştırma kararına dair en çok merak edilen soruları detaylı bir şekilde ele alacağız. Ayrıca, uzaklaştırma kararının nasıl alındığı, kimlere uygulanabileceği, çocuklarla görüşme hakkı, karar süresi ve ihlali durumunda neler yaşanabileceği gibi konulara açıklık getireceğiz.
Uzaklaştırma kararı, bireylerin fiziksel, psikolojik veya ekonomik şiddetten korunması amacıyla verilen bir tedbir kararıdır. Genellikle aile içi şiddet vakalarında uygulanan bu karar, mağdurun güvenliğini sağlamak için failin belirli bir mesafeden fazla yaklaşmasını yasaklar. Türk hukukunda, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında düzenlenmiş olup, özellikle kadınlar ve çocuklar açısından büyük önem taşır. Uzaklaştırma kararı, şiddet tehdidi altındaki bireylerin korunması için mahkemeler tarafından verilir ve gerektiğinde emniyet güçleri tarafından uygulanır. Bu kararın amacı, şiddet veya tehdit altındaki bireyin zarar görmesini önlemek ve güvenliğini sağlamaktır. Ancak, uzaklaştırma kararı yalnızca fiziksel şiddetle sınırlı değildir; psikolojik, ekonomik ve dijital şiddet durumlarında da alınabilmektedir.
Uzaklaştırma kararı, bireyin fiziksel, psikolojik, ekonomik veya dijital şiddete maruz kalması ya da bu tür bir tehditle karşı karşıya olması durumunda verilir. Özellikle aile içi şiddet vakalarında sıklıkla başvurulan bir hukuki tedbirdir. Örneğin, eşler arasında meydana gelen şiddet olaylarında, boşanma sürecinde tehditler savrulması, eski eşin sürekli olarak mağduru takip etmesi ve rahatsız etmesi gibi durumlarda uzaklaştırma kararı verilebilir. Ayrıca, akrabalar, eski sevgililer veya nişanlılar arasında yaşanan tehdit ve şiddet vakalarında da uygulanabilir. Bu karar, mağdurun beyanı esas alınarak hızlı bir şekilde alınabilmektedir ve delil sunma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak, kararın haksız yere alındığı tespit edilirse, itiraz yoluyla kaldırılması mümkündür. Sonuç olarak, uzaklaştırma kararı, kişinin fiziksel ve ruhsal güvenliğini sağlamak için alınan etkili bir tedbirdir ve şiddetin önlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır.
Uzaklaştırma kararı, şiddet uygulayan veya tehdit oluşturan kişilere karşı alınabilir. Bu kişiler genellikle eş, eski eş, sevgili, nişanlı, anne, baba, kardeş, çocuk veya akrabalardan biri olabilir. Ayrıca, komşular, iş arkadaşları veya sosyal çevrede bulunan diğer kişiler de bu kararın muhatabı olabilir. Örneğin, eski sevgilisinden tehditler alan bir kadın, mahkemeye başvurarak uzaklaştırma kararı talep edebilir. Aynı şekilde, boşanma sürecinde şiddet mağduru olan bireyler de eşlerine karşı bu kararı aldırabilirler. Bunun dışında, iş yerinde mobbinge uğrayan bir çalışan da gerekli şartlar sağlandığında uzaklaştırma talebinde bulunabilir. Uzaklaştırma kararı yalnızca fiziksel şiddet durumlarında değil, aynı zamanda psikolojik baskı, ekonomik tehdit veya sosyal medya üzerinden yapılan tacizler gibi durumlarda da alınabilmektedir. Dolayısıyla, uzaklaştırma kararının kapsamı geniş olup, şiddet tehdidi oluşturan her birey bu kararın muhatabı olabilir.
Uzaklaştırma kararı, aile mahkemeleri, Savcılık, kolluk kuvvetlerinden alınabilir. Kolluğun verdiği kararlar hakim onayıyla geçerli hale gelir. Mağdur, bulunduğu yerin aile mahkemesine başvurarak korunma talebinde bulunabilir. Ayrıca, polis merkezleri, jandarma karakolları veya savcılıklar aracılığıyla da uzaklaştırma kararı talebi iletilebilir. Acil durumlarda, polis ve jandarma, mağdurun beyanı doğrultusunda geçici tedbir kararı alabilir ve ardından mahkemeye başvuru yapılması sağlanır. Bu süreçte, mağdurun dilekçesi esas alınarak karar verilir ve delil sunma zorunluluğu bulunmaz. Mahkemeler, başvuruyu genellikle 24 saat içinde değerlendirerek karara bağlar. Uzaklaştırma kararının alınması için herhangi bir ücret talep edilmez ve hukuki destek almak isteyen bireyler, baroların ücretsiz hukuki yardım birimlerinden destek alabilirler. Sonuç olarak, uzaklaştırma kararı almak için birden fazla başvuru yolu mevcut olup, mağdurun en kısa sürede koruma altına alınması hedeflenmektedir.
Uzaklaştırma kararının belirli bir mesafesi yoktur ve mahkeme tarafından vakaya göre belirlenir. Genel olarak, en az 50 metre, en fazla ise 500 metreye kadar uzaklaştırma kararları verilebilmektedir. Ancak, olayın ciddiyetine göre bu mesafe artırılabilir ya da azaltılabilir. Şiddet tehdidinin yoğun olduğu durumlarda, failin mağdura hiçbir şekilde yaklaşmaması yönünde kararlar da alınabilmektedir. Ayrıca, mağdurun iş yeri, evi, çocuklarının okulu gibi belirli yerlere yaklaşması yasaklanabilir.
Uzaklaştırma kararları genellikle 6 ay süreyle verilir ancak olayın ciddiyetine göre bu süre uzatılabilir. Mağdurun talebi doğrultusunda tekrar mahkemeye başvurularak kararın süresi uzatılabilir veya koşullara göre yeniden değerlendirilebilir.
Uzaklaştırma kararı verilen durumlarda, ebeveynin çocuğuyla görüşmesi özel düzenlemelere tabi olabilir. Mahkeme, çocuğun üstün yararını göz önünde bulundurarak belirli bir yer ve zamanda görüşmelerin sağlanmasını hükmedebilir.
Kararın süresi dolduğunda, eğer mağdur hâlâ tehdit altında hissediyorsa, tekrar uzatma talebinde bulunabilir. Aksi halde, uzaklaştırma tedbiri sona ermiş olur ve taraflar eski statülerine döner.
Uzaklaştırma kararına aykırı hareket eden kişiler hakkında hapis cezası cezası uygulanabilir. Kolluk kuvvetleri tarafından ihlalin tespiti halinde, kişi gözaltına alınabilir.
Uzaklaştırma kararına itiraz, kararın verildiği aile mahkemesi hâkimliğine yapılabilir.
Polis, acil durumlarda geçici uzaklaştırma tedbiri alabilir, ancak nihai karar mahkeme tarafından verilir.
Uzaklaştırma kararı, şiddet mağdurlarının korunması için en önemli hukuki tedbirlerden biridir. Fiziksel, psikolojik, ekonomik veya dijital şiddet tehditlerine karşı alınan bu karar, mağdurun güvenliğini sağlamak ve faile belirli mesafeler koymak amacıyla uygulanır. Uzaklaştırma kararı, özellikle aile içi şiddet ve boşanma süreçlerinde sıkça kullanılan bir yöntem olup, yalnızca eşler arasında değil, akrabalar, sevgililer veya sosyal çevrede bulunan diğer kişiler için de geçerlidir. Uzaklaştırma kararının ihlal edilmesi durumunda ise ciddi yaptırımlar uygulanmakta ve hapis cezası dahi söz konusu olabilmektedir. Bu nedenle, uzaklaştırma kararının nasıl alınacağı, hangi şartlarda geçerli olduğu ve ihlal edilmesi halinde ne gibi yaptırımlar uygulanacağı konusunda bilgi sahibi olmak büyük önem taşımaktadır. Bu makalede ele aldığımız konular, uzaklaştırma kararıyla ilgili en çok merak edilen sorulara yanıt vermek amacıyla hazırlanmış olup, şiddetin önlenmesi ve mağdurların korunması adına farkındalık yaratmayı amaçlamaktadır.