Yaş küçültme ve yaş büyütme davası, kişinin gerçek doğum tarihi ile nüfus kayıtlarında yer alan yaş bilgisinin uyuşmaması halinde açılan ve doğrudan nüfus sicilinin düzeltilmesini amaçlayan önemli bir hukuki süreçtir. Kimlikte yaş değiştirme, idari başvurularla değil, yalnızca mahkeme kararıyla mümkündür. Bu dava türünde; yaş tahsisi, kemik yaşı tespiti, tanık beyanları, aşı kartları ve okul kayıtları gibi çok sayıda delil birlikte değerlendirilir. Mahkemeler, Yargıtay içtihatları doğrultusunda şekillenen kriterler çerçevesinde, talep edilen yaşın bilimsel ve sosyal verilerle uyumlu olup olmadığını ayrıntılı biçimde inceler.
Yaş büyütme ve yaş küçültme davası yalnızca kimlik bilgilerini değil; askerlik, emeklilik ve ceza hukuku gibi birçok alanı da doğrudan etkileyebilir. Özellikle SGK girişi öncesi veya askerlik çağına yakın dönemlerde yapılan yaş düzeltmeleri, kişinin hukuki statüsünde ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle dava sürecinin doğru yönetilmesi, nüfus kayıtlarının eksiksiz belgelerle desteklenmesi ve usule uygun şekilde yürütülmesi büyük önem taşır. Kimlikte yaş düzeltme talebinin reddedilmemesi ve sürecin uzamaması için, baştan itibaren uzman bir nüfus avukatı eşliğinde hareket edilmesi, hem hak kaybı yaşanmaması hem de davanın sağlıklı şekilde sonuçlanması açısından belirleyici rol oynar.
Yaş küçültme ve yaş büyütme davası, kişinin gerçek yaşı ile nüfus cüzdanında yazılı yaşının birbirini tutmaması halinde açılan bir nüfus davasıdır. Kimlikte yer alan doğum tarihi, ancak mahkeme kararıyla değiştirilebilir. Bu nedenle yaş düzeltme işlemleri, idari başvurularla değil, mutlaka dava yoluyla gerçekleştirilir.
Yaşın büyütülmesi ya da küçültülmesi, doğrudan nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını gerektirir. Nüfus müdürlüklerine yapılan başvurular bu sonucu doğurmaz. Bu davaların hukuki dayanağı 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’dur. Uygulamada bu dava türü, yaş tahsisi davası olarak da adlandırılmaktadır.
Yaş küçültme ve yaş büyütme davası, genellikle nüfus kaydının hatalı tutulduğu ya da doğumun doğru şekilde tescil edilmediği durumlarda gündeme gelir. En sık karşılaşılan nedenler arasında; çocuğun nüfusa geç kaydedilmesi, doğmadan önce vefat eden bir kardeşin kimliğiyle kaydedilmesi, nüfus memurunun yanlış kayıt girmesi veya doğum tarihi yerine nüfusa kayıt tarihinin yazılması yer alır.
Bu gibi hallerde, kimlikte yazılı yaşın gerçeği yansıtmadığı ileri sürülerek mahkemeden nüfus kaydının düzeltilmesi talep edilebilir.
Mahkemeler, yaş değiştirme taleplerini değerlendirirken belirli kriterleri dikkate alır. Bu şartlar, Yargıtay içtihatları ve yerleşik uygulamalar doğrultusunda şekillenmiştir.
bu kriterlerin başında gelir.
Bunun yanında tanık anlatımları, aşı kartları, okul kayıtları ve daha önce aynı kişi hakkında yaş büyütme ya da küçültme işlemi yapılmamış olması da mahkemece değerlendirilir. Hakim, bu unsurların tamamına bakmak zorunda olmamakla birlikte, somut olayın özelliklerine göre ek değerlendirmeler de yapabilir.
Yaş düzeltme davalarında en önemli hususlardan biri, kişinin doğumunun hastane, sağlık ocağı veya resmi bir sağlık kuruluşu dışında gerçekleşmiş olmasıdır. Çünkü hastane doğumlarında doğum tarihi ve saati elektronik sistemlere kesin olarak kaydedilmektedir.
Bu nedenle resmi sağlık kayıtları bulunan kişiler bakımından yaş değişikliği talepleri çoğunlukla reddedilir. Ancak hastane kayıtlarının hatalı tutulduğuna dair güçlü deliller sunulursa, mahkeme bu iddiayı ayrıca değerlendirebilir.
Yaş küçültme veya yaş büyütme davasında, kişinin dış görünüşü de hakim açısından önem taşır. Kimlikte 14 yaşında görünen bir kişinin aslında 18 yaşında olduğunu iddia etmesi halinde, fiziki gelişimi bu iddiayı desteklemelidir.
Yaş farkı çok az olduğunda fiziki görünüm belirleyici olmayabilir; ancak fark arttıkça mahkemeler bu unsuru daha dikkatle değerlendirir.
Kemik testi, yaş tahsisi davalarında en güçlü delillerden biridir. Dava açıldıktan sonra mahkeme, genellikle adli tıp uzmanı veya hekim bilirkişilerden rapor talep eder. Bu raporlar doğrultusunda kişinin biyolojik ve fizyolojik gelişimi incelenerek olası gerçek yaşı tespit edilir.
Kemik yaşı tespiti, en fazla 25 yaşına kadar yapılabilir. Bu yaştan sonra kemik gelişimi tamamlandığı için tanık anlatımları ve sosyal kayıtlar ön plana çıkar. Bilirkişi raporlarına karşı itiraz hakkı da mevcuttur; ancak bu itirazların usulüne uygun yapılması gerekir.
Mahkeme, başvurucunun kardeşlerinin yaşlarını da dikkate alır. Özellikle küçük kardeşle aynı yaşta görünme veya aradaki yaş farkının biyolojik olarak mümkün olup olmadığı değerlendirilir.
Bazen vefat eden bir kardeşin kimliğiyle yaşama durumu söz konusu olabilir. Böyle bir durumda tanık anlatımları ve diğer belgelerle bu hususun ispat edilmesi gerekir.
Yaş küçültme ve yaş büyütme davalarında, kişinin çocukluğuna ve doğum dönemine tanıklık etmiş akrabalar, komşular ve aile dostları tanık olarak dinlenebilir. Tanık beyanlarının, talep edilen yaşla uyumlu olması mahkeme kararını doğrudan etkiler.
Aşı kartları, doğumdan itibaren yapılan sağlık işlemlerini gösterdiği için yaş tespiti bakımından önemli bir kaynaktır. Mahkeme, aşı tarihleri ile çocuğun o tarihte kaç yaşında olması gerektiğini karşılaştırarak değerlendirme yapar.
Aynı şekilde okul kayıtları, okula başlama yaşı, mezuniyet dönemleri ve akranlarla uyum açısından yaş değiştirme taleplerinde belirleyici rol oynar.
Kişi hakkında daha önce yaş küçültme ya da yaş büyütme kararı verilmişse, aynı kişi için ikinci kez yaş değiştirme talebinde bulunulamaz. Çünkü ilk karar verilirken bilimsel yöntemlerle kesin yaş tespiti yapılmış kabul edilir.
Dava, kişinin yerleşim yerindeki asliye hukuk mahkemesinde açılır. Dilekçe hazırlanırken kemik testi, tanıklar ve diğer belgeler dosyaya eklenir. Harç ve gider avansı yatırıldıktan sonra yargılama süreci başlar.
Eğer kişi hakkında devam eden bir ceza davası varsa, yaş tespiti bu dava içinde yapılır. Bu durumda ayrıca asliye hukuk mahkemesinde dava açılması halinde dava reddedilir.
Mahkeme, bilirkişi raporları ve tüm delilleri değerlendirerek talebi kabul ederse, ilgili nüfus müdürlüğüne yazı yazar ve kimlikteki doğum tarihi düzeltilir. Talebin reddi halinde ise bölge adliye mahkemesine istinaf yoluna başvurulabilir.
İstinaf kararı kesindir. ➔ Bu karara karşı itiraz yolu yoktur.
Askerlik çağından sonra yapılan yaş değişiklikleri askerlik bakımından dikkate alınmaz. Ancak askerlikten önce yaş büyütülmüşse, askerlik yükümlülüğü buna göre başlar. Aynı durum bedelli askerlik açısından da geçerlidir.
SGK girişinden önce yapılan yaş değişiklikleri emeklilik hesabını etkiler. Ancak sigorta başlangıcından sonra kimlikte yapılan yaş düzeltmeleri, emeklilik yaşını değiştirmez. Emeklilik hesabı, ilk SGK girişindeki yaş esas alınarak yapılır.
Bu dava türü ortalama 6 ay içinde sonuçlanır. Ancak bilirkişi incelemeleri ve delil durumuna göre süre uzayabilir. Belgelerin dava öncesinde eksiksiz hazırlanması süreci hızlandırır.
2025 yılı itibarıyla yaş küçültme ve yaş büyütme davası masrafları ortalama 8.000 TL civarındadır. Avukatlık ücreti ise Türkiye Barolar Birliği ve baro tarifeleri dikkate alınarak ayrıca belirlenir.
1. Yaş küçültme ve yaş büyütme davası nedir?
Yaş küçültme ve yaş büyütme davası, kişinin gerçek doğum tarihi ile nüfus kayıtlarında yer alan yaş bilgisinin uyuşmaması halinde açılan ve kimlikte yaş değiştirme sonucunu doğuran bir nüfus davasıdır. Bu dava ile doğum tarihi mahkeme kararıyla düzeltilir ve nüfus sicilinde değişiklik yapılır.
2. Kimlikte yaş değiştirme nüfus müdürlüğünden yapılabilir mi?
Hayır, kimlikte yaş değiştirme işlemi nüfus müdürlüğüne başvurularak yapılamaz. Yaş düzeltme işlemi ancak yaş küçültme veya yaş büyütme davası açılarak ve mahkeme kararı alınarak mümkündür.
3. Yaş tahsisi davası ile yaş küçültme davası aynı mıdır?
Evet, uygulamada yaş küçültme ve yaş büyütme davası genellikle yaş tahsisi davası olarak adlandırılır. Her iki dava da nüfus kaydındaki yaş bilgisinin düzeltilmesini amaçlar.
4. Yaş küçültme ve yaş büyütme davası hangi mahkemede açılır?
Bu dava, davacının yerleşim yerindeki asliye hukuk mahkemesinde açılır. Yetkili ve görevli mahkeme, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine bakan asliye hukuk mahkemesidir.
5. Hastanede doğan biri yaş düzeltme davası açabilir mi?
Genel kural olarak hastanede doğan kişiler için yaş değiştirme talepleri zor kabul edilir. Çünkü hastane doğumları resmi kayıtlara net şekilde işlendiğinden, yaş küçültme veya yaş büyütme davası çoğu zaman reddedilir; ancak kayıt hatası ispatlanırsa istisna mümkündür.
6. Kemik yaşı testi yaş düzeltme davasında zorunlu mudur?
Kemik yaşı tespiti zorunlu değildir ancak yaş tahsisi davalarında en güçlü delillerden biridir. Mahkeme çoğu zaman bilirkişi aracılığıyla kemik testi yaptırarak yaş büyütme veya küçültme talebini değerlendirir.
7. Kemik yaşı testi kaç yaşına kadar yapılabilir?
Kemik yaşı testi en fazla 25 yaşına kadar yapılabilir. Bu yaştan sonra kemik gelişimi tamamlandığı için yaş tespiti tanık beyanları ve sosyal kayıtlar üzerinden yapılır.
8. Tanık beyanları yaş küçültme davasında etkili midir?
Evet, tanık beyanları yaş küçültme ve yaş büyütme davasında önemli deliller arasındadır. Özellikle doğum dönemine tanıklık eden kişiler tarafından verilen uyumlu ifadeler mahkemece dikkate alınır.
9. Kardeşlerin yaşları dava sonucunu etkiler mi?
Kardeşlerin yaşları, yaş tahsisi davasında önemli bir değerlendirme kriteridir. Kardeşler arasındaki yaş farkının biyolojik ve mantıksal olarak mümkün olması, talebin kabulünü güçlendirir.
10. Aşı kartları yaş düzeltme davasında delil olur mu?
Aşı kartları, çocuğun doğumdan itibaren hangi tarihlerde hangi yaşta olması gerektiğini gösterdiği için yaş küçültme ve yaş büyütme davasında güçlü bir delil olarak değerlendirilir.
11. Okul kayıtları yaş değiştirme davasında dikkate alınır mı?
Evet, okul kayıtları yaş düzeltme davasında önemlidir. Okula başlama yaşı, mezuniyet tarihleri ve emsalleriyle uyum, kimlikte yaş değiştirme talebinin değerlendirilmesinde etkili olur.
12. Daha önce yaş düzeltme yapılmışsa tekrar dava açılabilir mi?
Hayır, kişi hakkında daha önce yaş küçültme veya yaş büyütme kararı verilmişse aynı kişi için yeniden yaş tahsisi davası açılamaz.
13. Ceza davası devam ederken yaş büyütme davası açılabilir mi?
Kişi hakkında ceza davası devam ediyorsa, yaş tespiti ceza mahkemesi tarafından yapılır. Bu durumda ayrıca asliye hukuk mahkemesinde yaş düzeltme davası açılması halinde dava reddedilir.
14. Yaş küçültme davası askerliği etkiler mi?
Askerlik çağından sonra yapılan yaş değişiklikleri askerlik bakımından dikkate alınmaz. Ancak askerlikten önce yaş büyütülürse askerlik yükümlülüğü buna göre başlar.
15. Bedelli askerlik yaş değişikliğinden etkilenir mi?
Eğer yaş büyütme kararı askerlik sürecinden önce verilmişse, bedelli askerlik şartları da buna göre değerlendirilir. Askerlikten sonra yapılan yaş değişikliklerinin bedelli askerliğe etkisi olmaz.
16. Yaş değiştirme emekliliği etkiler mi?
SGK girişinden önce yapılan yaş küçültme veya yaş büyütme işlemleri emeklilik yaşını etkiler. Ancak SGK girişi sonrasında yapılan yaş değişiklikleri emeklilik hesabında dikkate alınmaz.
17. Yaş küçültme ve yaş büyütme davası ne kadar sürer?
Bu dava türü ortalama 6 ay içerisinde sonuçlanır. Ancak bilirkişi raporları, kemik yaşı tespiti ve delil durumuna göre süre uzayabilir.
18. Yaş düzeltme davası masrafları ne kadardır?
2026 yılı itibarıyla yaş küçültme ve yaş büyütme davası masrafları ortalama 8.000 TL civarındadır. Avukatlık ücreti ise ayrıca belirlenir.
19. Mahkeme kararı sonrası nüfus kaydı nasıl düzeltilir?
Mahkeme yaş değiştirme talebini kabul ettiğinde, ilgili nüfus müdürlüğüne müzekkere yazar ve kişinin nüfus kaydı resen düzeltilir. Başvurucunun ayrıca işlem yapmasına gerek kalmaz.
20. Yaş küçültme ve yaş büyütme davasında avukat zorunlu mudur?
Avukat tutmak zorunlu değildir; ancak yaş tahsisi davası teknik ve delil ağırlıklı bir süreç olduğundan, uzman bir nüfus avukatıyla yürütülmesi davanın olumlu ve hızlı sonuçlanması açısından büyük avantaj sağlar.
Mimoza Hukuk Bürosu olarak, yaş küçültme ve yaş büyütme davası başta olmak üzere nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin tüm süreçlerde müvekkillerimize kapsamlı hukuki destek sunmaktayız. Kimlikte yaş değiştirme, yaş tahsisi davası, kemik yaşı tespiti, tanık ve belge hazırlığı, aşı kartları ve okul kayıtlarının dosyaya kazandırılması gibi teknik aşamalar titizlikle yürütülmekte; dava dilekçesinin hazırlanmasından mahkeme sürecinin takibine, karar sonrası nüfus sicilinin düzeltilmesine kadar her aşama profesyonel şekilde yönetilmektedir. Askerlik ve emeklilik gibi yaş değişikliğinden etkilenen alanlar bakımından da hukuki sonuçlar önceden değerlendirilerek, hak kaybı yaşanmaması için müvekkillerimiz doğru ve güncel şekilde bilgilendirilmektedir.
İSTANBUL AVUKAT İLETİŞİM BİLGİLERİ
İstanbul Avukatı Fatma Türkan Kamış
Telefon 0532 685 61 40
Adres AC MOMENT PLAZA /Soğanlık Yeni Mah. Baltacı Mehmet Paşa Sk. B Blok Kat:18 D NO:152, Kartal/İstanbul
Mail mimozahukuk@gmail.com
Hizmet Alanları Ceza, Boşanma, Kira, Gayrimenkul, İcra, Ticaret, Yabancılar, İş Hukuku
Avukata sor hattı için ➔ Tıklayın
Yaş küçültme ve yaş büyütme davası, yalnızca kimlikteki bir bilginin değiştirilmesi değil, nüfus sicilinin düzeltilmesi yoluyla kişinin hukuki statüsünün yeniden belirlenmesi anlamına gelir. Bu nedenle yaş tahsisi davası açılırken; kemik yaşı tespiti, fiziki görünüm, tanık beyanları, aşı kartları ve okul kayıtları gibi delillerin birlikte ve tutarlı şekilde sunulması büyük önem taşır. Mahkemeler, her somut olayda talep edilen yaşın bilimsel, sosyal ve hukuki gerçeklerle örtüşüp örtüşmediğini değerlendirerek karar verir. Özellikle daha önce yaş düzeltme işlemi yapılmamış olması ve resmi kayıtlarla çelişki bulunmaması, davanın kabulü açısından belirleyici unsurlar arasında yer alır.
Yaş büyütme veya yaş küçültme kararları; askerlik, emeklilik, ceza sorumluluğu ve sosyal güvenlik hakları bakımından doğrudan sonuçlar doğurabilir. SGK girişinden önce yapılan yaş değişiklikleri emeklilik hesaplamalarını etkilerken, askerlik çağından önce verilen kararlar yükümlülüklerin başlamasına yol açabilir. Bu nedenle kimlikte yaş değiştirme sürecinin usulüne uygun yürütülmesi, eksiksiz delil sunulması ve yargılama sürecinin doğru planlanması gerekir. Yaş küçültme ve yaş büyütme davasının hızlı ve sağlıklı biçimde sonuçlanabilmesi için, dava açılmadan önce tüm belgelerin toplanması ve alanında deneyimli bir nüfus avukatından hukuki destek alınması, olası hak kayıplarının önüne geçilmesi açısından büyük önem taşır.
Yaş küçültme ve yaş büyütme davası, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi gibi ciddi sonuçlar doğurduğundan, talebin güçlü delillerle desteklenmesi büyük önem taşır. Dava sürecinin sağlıklı ve hızlı ilerleyebilmesi için tüm belgelerin önceden hazırlanması ve alanında deneyimli bir nüfus avukatından hukuki destek alınması, hak kaybı yaşanmaması açısından önemlidir.