Bireyler trafik kazası yaptığında kusur oranı tespit edilmekte ve alacakları tazminat belirlenmektedir. Kazanın tek taraflı olması durumunda yalnızca sürücü kusuru belirleyici olmaktadır. Ancak kazanın iki taraflı olması ya da zincirlime halinde bir kaza olması durumunda kazaya karışan her bir aracın kusur tespiti yapılır. Buna göre tazminat hesabı için trafik kazasının tek taraflı, çift ya da zincirleme olması durumunda her bir aracın kusuru tespit edilmelidir. Dolayısıyla kusur oranı tespiti tazminat hesabı açısından oldukça önemlidir. Bu nedenle kusur tespit davası, kusur oranı tespiti için bireylerin başvurduğu bir yoldur. Makelede kusur tespit davası (kaza tespit davası), kaza kusur oranı, kusur oranı tespit konuları üzerinde durulacaktır.

---

1. TRAFİK KAZASI KUSUR ORANI TESPİTİ NASIL OLUR?
Maddi hasarlı bir trafik kazası olması durumunda öncelikle kazaya karışan tarafların kendi aralarında anlaşmaları ya da bunun mümkün olmaması halinde kolluğu çağırmaları gerekir. Böylece kazaya ilişkin bir tutanak tutmuş olacaklardır. Tarafların ya da kolluğun tuttuğu tutanak tarafların imzaladığı yazılı bir delil haline gelecektir. Bunun ardından tutanak, kazada kimin ya da hangi aracın kusurlu olduğunu belirlemede yol gösterici olacaktır. Bu tutanak ve kaza sonrası alınan fotoğraflarla sigorta şirketine başvuru yapmak gerekir.
Sigorta şirketi, trafik kazası sonrası tarafların ya da kolluğun tutuğu tutanağı dosyasına koyar. Böylece tramer kaydını açar. Yani, aracın geçirmiş olduğu kaza sonrasında meydana gelen hasarlarının kaydını oluşturur.
Kaza kusur oranı genel olarak kaza tutanağının tutulması ve olay yeri fotoğraflarının çekilmesi üzerine bunların sigorta şirketine teslimi sonrası tespit edilir. Evraklar sigorta şirketi tarafından incelenir ve daha sonra şirket kusur tespit oranı belirler. Taraflar sigorta şirketinin kusur tespitinden memnun olmazsa dava açarlar. Ancak kusur oranı taraflar açısından tatmin edici ise dava yoluna gitmezler ve kaza tespit oranı kesinleşir.

---

2. KUSUR ORANI NE DEMEKTİR?
Bir trafik kazası olduğunda sigorta şirketleri tarafından giderilecek zarar kusur oranıyla belirlenir. Buna göre taraflar kusur durumu dikkate alınarak zararlarını sigorta şirketlerinden alır.
Sigorta şirketi kusur oranını tespit ederken genel olarak 3 ölçütle hareket eder. Bunlar % 0, % 50 ya da % 100 kusur oranıdır. Sigorta şirketinin belirlemiş olduğu kusur oranı ile memnun olmayan araç sahipleri kaza tespit davası yoluna gidebilirler.

---

3. KUSUR TESPİT DAVASI (KAZA TESPİT DAVASI) NE DEMEKTİR?
Bir trafik kazası olduğunda, kusur tespitini genel olarak sigorta şirketi yapmaktadır. Fakat tarafların bu kusur tespitine itiraz hakkı vardır. Vatandaşlar bunu kusur tespit davası yoluyla yapacaktır.
Kusur tespit davası (Kaza Tespit Davası), sigorta şirketinin belirlemiş olduğu kusur tespitinin doğru olmadığı kanısıyla açılmaktadır. Kazaya karışan araçların kusur oranının belirlenmesi kusur tespit davası ile mümkün olacaktır. Çünkü davada tarafların kusur oranları yeniden ele alınacak ve gerçek kusur oranı tespit edilecektir.
Kusur tespit davası sonucunda, kazaya karışan kişiler gerçekte kusurlu olmadıklarını ya da daha az kusurlu olduklarını iddia ederler. Kişiler mahkemeden kusur tespiti oranı hakkında bir istemde bulunurlar.
Kusur tespiti için araştırma yapan mahkeme, tarafların kusur oranlarının tespitini yapar. Tarafların kusurlu olmadığını tespit etmesi halinde sigorta şirketi ya da kusurlu taraftan kazada meydana gelen zararlar karşılanabilecektir. Bundan dolayı bu dava, bireylerin bir kazaya karışmaları halinde başvurabilecekleri adil bir çözümün bulunabilmesi için hukuk bir yoldur.

---

4. KUSUR TESPİT DAVASININ AÇILMA NEDENLERİ
Bireyler trafik kazası geçirdiklerinde kusur tespitini genel olarak sigorta şirketi yapar. Fakat, taraflar bu kusur tespitini beğenmediklerinde kusur tespit davası hukuki yoluna giderler.
Taraflar kusur tespit davasını kusur oranına itiraz şeklinde, tazminat talebi şeklinde ya da hukuksal haklarını koruma amacıyla açarlar. Sigorta şirketine karşı açtıkları davada mahkeme, kusur oranını tekrar ele alır ve daha hakkaniyetli bir sonuç ortaya koyar. Tarafların kusur oranından dolayı tazminat alamadıkları inancında olması durumunda, mahkeme tazminatı tekrar ele alır ve hakkaniyetli bir sonuç ortaya koyar. Kaza yapan taraflardan birisi hukuki haklarına zarar verildiğini düşünürse, bu davayı açar. Böylece mahkeme eliyle hukuki hakları korunur ve adalet sağlanmış olur.

---

5. KİŞİLER KUSUR TESPİT DAVASINI KİME KARŞI AÇARLAR?
Bu dava genel olarak sigorta şirketlerinin belirlemiş olduğu kaza kusur tespitine ilişkin açılmaktadır. Dolayısıyla kusur oranıyla tatmin olmayan kazaya karışan taraf, kusur tespit davasını açacaktır. Mahkeme, kusur tespit oranını tekrar ele alır ve yeni bir kusur tespiti ortaya koyar.
Taraflar, kusur tespit davası yoluna iki kuruma karşı gider. Bunlardan birisi sigorta şirketi, diğeri işveren ya da SGK’ dır.
Kaza sonrası kusur tespitini genel olarak sigorta şirketleri yapmaktadır. Kaza yapan taraf, sigorta şirketinin tespit ettiği oranın doğru olmadığı kanaatindeyse kusur tespit davasını açar. Bu davayı sigorta şirketi aleyhine açabilir.
Kişilerin kaza sonrası kusur tespiti oranına karşı işveren ve SGK’ya karşı da dava açarlar. Bu davanın işveren ve SGK’ya karşı açıldığı durumlarda her iki davalı dava sonucundan etkilenmektedir.
Dolayısıyla kusur tespit davası, kazanın amacı ve özellikleri dikkate alınarak davalı taraf belirlenmektedir. Bu durumda sigorta şirketine ya da işverenle birlikte SGK’ya karşı kazaya karışan taraflar dava açmaktadır.

---

6. KUSUR TESPİT DAVASI HANGİ MAHKEMEDE AÇILIR?
Kusur tespit davasını görmekle görevli mahkeme, davanın tür ve içeriği bakımından değişmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca bu davalar Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılmaktadır. Fakat dava konusuna göre İş Mahkemeleri ya da Ticaret Mahkemelerinde de açılmaktadır.
Kusur tespit davaları davalının yerleşim yerindeki mahkemelerde açılır. Aynı şekilde, dava türü ve içeriğiyle bağlantılı olarak yetkili mahkeme değişebilmektedir.