TRAFİK KAZALARINDA OLUŞAN ZARARLAR NEDENİYLE TAZMİNAT

Trafik kazası ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı olarak gerçekleşebilir. Ölümlü trafik kazası nedeniyle kişilerin arkada bıraktıkları yakınlarının maddi ve manevi tazminat hakları bulunmaktadır. Bu kapsamda ölenin desteğinden yoksun kalan yakınlar ve ispatlanması halinde üçüncü şahıslara tazminat verilmektedir. Ölümlü bir trafik kazasında ölümün hemen gerçekleşmemesi ve ölüm anına kadar hastane ve tedavi gibi bazı masrafların yapılmış olması da mümkündür. Bu masraflar da ölümlü trafik kazası nedeniyle sorumlu olanlardan istenebilmektedir.
Trafik kazası nedeniyle bireyler yalnızca bedensel olarak da zarar görebilmektedir. Bu durum onların tamamen ya da kısmen çalışmalarına engel olabilir. Bu nedenle gelir kayıpları ve zararlar, kazaya neden olan kusurlu aracın sürücüsü yahut bu aracın sigortacısından istenebilir.
Trafik kazası nedeniyle oluşan zararlar Türk Borçlar Kanununun 49. maddesinde yer alan haksız fiil sorumluluğu kapsamında istenebilmektedir. Trafik kazasında kişiler, maddi ve manevi zararları da isteyebilmektedir.
 
https://youtu.be/TxqbPj3dftc
 
ÖLÜMLÜ TRAFİK KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT HAKKI
Ölümlü trafik kazası, ölümle sonuçlanan trafik kazalarına denilmektedir. Ölümlü bir kazanın oluşmasında kusuru bulunan bir kimse, kazada yaşamını yitiren kişi/lerin ölümü nedeniyle sorumludur. Bundan dolayı, ölümlü trafik kazası nedeniyle ortaya çıkan yasal yükümlülükleri kazaya sebep olan kişi karşılamalıdır.
Ölümlü trafik kazasında ölen kimsenin yakınlarının isteyebileceği maddi ve manevi tazminatlar bulunmaktadır. Maddi tazminatlar arasında destekten yoksun kalma, hastane/tedavi giderleri ile cenaze masrafları bulunmaktadır.
 
Ölümlü kaza sonrası destekten yoksun kalma tazminatını kimler isteyebilir?
Trafik kazasında ölen kimsenin yakınları, ölenin parasal, ayni yahut hizmet desteğinden yoksun kalmış olabilir. Destekten yoksun kalma tazminatı yalnızca ölenin kanuni mirasçılarına değil, ölenin desteğinden yoksun kalmasından dolayı zarara uğrayan bir kimseye de verilmektedir. Ancak, ölenin desteğinden yoksun kalan üçüncü kişilerin tazminat alabilmeleri için ölüm nedeniyle ne şekilde zarara uğradıklarını ispatlamaları gerekecektir.
 
Kazada ölen kişi için yapılan hastane ve tedavi giderleri istenebilir mi?
Trafik kazası sonrasında ölüm hemen gerçekleşmeyebilir. Bu durumlarda kazadan ölüm anına kadar yapılan hastane ve tedavi giderleri de ölümlü trafik kazasına neden olan kişiden istenebilecektir.
 
Kazada ölen kişi için yapılan cenaze ve defin giderleri istenebilir mi?
Trafik kazasından dolayı ölen bir kimsenin ölümü nedeniyle sorumluluğu bulunanlardan, ölenin cenaze ve defni için yapılan masraflar istenebilir. Bu kapsamda ölen kişinin defninin yapılacağı yörede geçerli olan gelenek, örf ve adet, ölenin sosyal ve ekonomik durumu ve dini inanışı dikkate alınarak belirlenen masraflar tazminat olarak verilecektir.
 
YARALAMALI TRAFİK KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT HAKKI
Trafik kazası nedeniyle ortaya çıkabilecek zararlar arasında bedensel zararlar bulunmaktadır. Trafik kazası nedeniyle maddi anlamda tedavi ve iyileştirme giderleri, geçici veya sürekli iş göremezlik nedeniyle çalışma ve gelir kaybı, ekonomik geleceğin sarsılması nedeniyle oluşan kayıplar olmak üzere 4 sonuç ortaya çıkmaktadır.
 
Tedavi ve iyileştirme giderleri kapsamında hangi masraflar istenebilir?
Trafik kazası nedeniyle oluşan bedensel zararları giderme ve bunların artmasına neden olmak için bazı tedaviler uygulanmaktadır. Bu tedaviler için yapılan harcamalar tedavi ve iyileştirme giderleri olarak ifade edilmektedir. Kaza sonucunda kişinin tedavi edilmesi için yapılan giderler tedavi giderleri, kazadan önceki sağlığına ve gündelik hayatına kavuşabilmesi için devam edilen giderler ise iyileştirme giderleri kapsamındadır.
Trafik kazasından olayı yaralanan ve sağlığı olumsuz etkilenen kişiler, tedavi ve iyileştirme amaçlı yaptıkları giderleri, sorumlulardan isteyebilirler. Daha sonra ortaya çıkabilecek giderler ve kişinin kazadan önce mevcut olan bir hastalığı kazadan sonra artmışsa bu kapsamdaki giderler de tedavi ve iyileştirme giderleri kapsamında istenebilir. Buna göre araç sürücüsü ve diğer sorumluların, sorumluluk oranları dikkate alınarak tedavi ve iyileştirme giderlerini karşılamaları gerekmektedir.
Tedavi ve iyileştirme giderleri kapsamında hastaneye yapılan ödeme, ilaç ya da protezler için yapılan ödeme, sağlık kurumuna nakil için yapılan ödemeler de bulunmaktadır. Bunun yanı sıra kazadan yaralanan kişinin bir bakıcı yardımına muhtaç duruma gelmesi halinde sorumlular bu giderleri de karşılamalıdır.
 
Geçici veya sürekli iş göremezlik nedeniyle çalışma ve gelir kaybı kapsamında hangi masraflar istenebilir?
Bireyler trafik kazası nedeniyle bedensel bir zarara uğradıklarında kazanç ve geçici ya da sürekli iş göremez hale gelebilmektedir. Geçici iş göremez hale gelindiğinde geçici süreliğine gelir getirici bir çalışma yapılamaz ve kişi kaza olmasaydı gelecek olan gelirlerden mahrum kalmaktadır. Dolayısıyla bu durumda, zarara neden olan trafik kazası olmasaydı, bedensel zarara uğrayan kimsenin elde edebileceği olası gelirler, bu kapsamda değerlendirilmektedir. Şöyle ki burada eğer kaza olmasaydı kazada yaralanan kişinin bu gelirlere sahip olabileceği varsayımından hareket edilecektir. Buna göre fiili olarak yoksun kalınan zararlar sorumlulardan istenebilecektir.
Geçici iş göremezlik ve gelir kaybı nedeniyle yalnızca tedavi amaçlı olarak sağlık kurumunda geçirilen süreler değil, yaralanan kişinin evinde sürdürülecek tedavi süresinin de hesap edilmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra bu zararların istenebilmesi için kazanın olduğu zaman çalışılıyor olması gerekmemektedir. Dolayısıyla kazada yaralanan kişinin kazanın olduğu sırada çalışmıyor olması durumunda da asgari ücret tutarı kadar tazminat hakkı bulunmaktadır.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğrayan kişinin, sürekli olarak iş göremez hale gelmesi halinde, çalışma gücü azalacak yahut çalışma gücünü tamamen yitirmiş olabilecektir. Dolayısıyla kişiler kalıcı olarak bedensel faaliyetlerde bulunamayacaktır. Uygulamada bu durum, sakatlık raporu ile tespit edilmektedir.
Sürekli iş göremez duruma düşen kişinin uğradığı zarar, gelir kaybı olmayıp, onun önceki çalışma gücünün kazadan öncekine kıyasla azalması ya da yitirilmesi anlamına gelmektedir. Kazada zarara uğrayan kimsenin çalışmasına devam etse de işini kazadan öncekine göre daha çok efor göstererek yapması gerekecektir. Ayrıca, kişinin kazancı azalmamış olsa dahi sakatlık tazminatının istenebilmesi mümkündür.
Ekonomik geleceğin sarsılması nedeniyle ortaya çıkan zararlar, trafik kazası nedeniyle zarara uğrayanın çalışmasında hiçbir noksanlık yahut azalmanın bulunmamasına rağmen onun, ekonomik açıdan birtakım zararlara uğrama olasılığı bulunduğu hallerde, söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla kişinin kazadan önce yaptığı işle alakalı bazı kabiliyetlerini yitirmesi bu kapsamda değerlendirilir.  Burada geleceğe ilişkin olası zararlar dikkate alınmaktadır. Çünkü geleceğe yönelik zararlar, kişinin çalışma gücünün azalmamış olması halinde de ortaya çıkabilen zararlardır.
Kazada bedensel zarar gören kimsenin çalışma gücünde azalma olmamış olsa da kendisine yeni bir iş bulma yahut önceki işini korumada zorluk çekebilmektedir. Bu kişinin önceki işinde çalışması halinde de öncekine kıyasla daha fazla efor göstermesi gerekebilmektedir. Buna göre zarara uğrayanın genç birisi olması halinde bu durum, onun evlenmesine engel olacak, vücut şeklinde değişikliğe yol açacak yahut mesleğinde yükselmesini engelleyecektir. Böylece kişinin ekonomik geleceğinin sarsıldığı söylenebilecektir. Kişinin yüzünde kalan sahip iz, iş gücünü azaltmayacak ancak yeni bir iş bulmasına da mani olacak, zorlaştıracak yahut kariyerinde olumsuz etki yaratacaktır.
 
Tedavi için yapılan giderlerin ispat edilebilmesi için neler gereklidir?
Yargıtay’a göre tedaviye ilişkin giderlerin karşılanabilmesi için herhangi bir belgenin sunulmasına gerek bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu durumda ispat kolaylığı bulunmakta ve tedavi giderlerinin tanık dahil her yolla ispatlanabilmesi mümkün olmaktadır. Mahkeme Türk Borçlar Kanunu md. 50/2. fıkraya göre zararın kapsamını araştırmalıdır. Bu kapsamda görevlendirilecek uzman bilirkişi, tedavi ve iyileştirme giderlerinin hesaplanmasına yardımcı olabilir. Hâkim, bilirkişinin incelemesi sonrası olayın olağan akışı ve zarara uğrayanın almış olduğu önlemlere bakarak, zarar miktarını hakkaniyete uygun olarak belirleyerek hüküm kurmalıdır.
 
Yaralamalı Trafik kazası nedeniyle oluşan manevi zararlar istenebilir mi?
Trafik kazası nedeniyle yaralanan kişiler bu durum nedeniyle yoğun üzüntü yaşayabilirler. Kişiler bu nedenle manevi tazminat talebinde bulunabilir. Fakat, zorunlu trafik sigortası kapsamında, kaza nedeniyle meydana gelebilecek taleplere ilişkin manevi tazminat istenememektedir.
 
Sigorta şirketleri başvuru yaparken hangi belgeleri istemektedir?
Trafik kazanın meydana gelmesi halinde gerekli evraklarla aracı sigorta şirketine başvurulmaktadır.  Gerekli belgeler şu şekilde sıralanabilir;
⦁    Başvuru dilekçesi.
⦁    Kaza tespit tutanağı,
⦁    Ekspertiz tutanağı,
⦁    Ehliyet,
⦁    Trafik kazasına karışan araçların ruhsat fotokopisi,
⦁    Hasarlı araca ait resimler,
⦁    Bedensel zararlara ilişkin sağlık kurulunca verilecek rapor, tedavi ve iyileştirme masrafları,
⦁    Kusur ve zarara ilişkin ispat belgeleri.
 
Trafik kazası sonucunda zararı karşılayan sigorta şirketi ilgililere rücu edebilir mi?
Sigortacı şu hallerde ilgililere rücu ederek yapmış olduğu masrafları geri isteyebilecektir;
⦁    Araç çalınır ya da gasp edilirse ve daha sonra şirketin tazminat ödemesine neden olan kaza gerçekleşirse, aracın çalınması ya da gaspından dolayı işleten yahut onun fiillerinden sorumluluğu bulunanların kusuru varsa,
⦁    Tazminat ödenmesi gereken kazanın, işleten ya da onun eylemleri nedeniyle sorumluluğu bulunanların kasten yahut ağır kusuruyla olmuş olması,
⦁    Tazminata neden olan kazanın, Karayolları Trafik Kanunu uyarınca, ehliyeti bulunmayan kişilerce gerçekleştirilmiş olması,
⦁    Gereken izinlerin alınmadan gerçekleştirilen bir yarış için Karayolları Trafik Kanununa göre yapılması gerekli sigortanın yaptırılmamış olması yahut gerekli özenin gösterilmemiş olması,
⦁    Araç işleten yahut onun eylemleri nedeniyle sorumluluğu bulunanların uyuşturucu yahut keyif verici maddeler alarak aracı sevk ve idare etmiş olmaları,
⦁    Tazminata neden olan kazanın, yolcu taşıma ruhsatına sahip olmayan yahut gerekli miktardan fazla yolcu yahut yük taşımacılığı sırasında veya tehlikeli maddelerin taşımacılığını yapmaması gereken araçların tehlikeli yanıcı ve patlayıcı madde taşıması sırasında parlama, tutuşma ve infilak sonucunda ortaya çıkmış olması.
 
Trafik kazaları nedeniyle oluşan tazminat ne zamana kadar istenebilir?
Trafik kazası nedeniyle ortaya çıkan zararlara ilişkin talepler, zarar ve tazminat yükümlüsünün öğrenilmesi üzerine 2 yıllık zamanaşımında istenebilir. Ancak bu süre, kaza tarihi itibariyle 10 yılı geçemeyecektir. Bedensel zararlar açısından zamanaşımı, Sağlık Kurulunca verilecek raporla bedensel gücün kaybedildiğinin öğrenilme tarihinden başlamaktadır.
 
Trafik kazası nedeniyle oluşan maddi tazminatın hesaplanması
Trafik kazası nedeniyle ortaya çıkan zararlar nedeniyle verilecek tazminatın miktarı zararı aşmamalıdır. Ancak, tazminat, zarardan daha az yahut eşit olarak belirlenebilir. Karayolları Trafik Kanunu md. 86 uyarınca, trafik kazasının meydana gelmesinde zarara uğrayanın kusurunun bulunduğu kanıtlanırsa, mahkeme duruma ve koşullara bakarak tazminat miktarında indirim yapabilecektir.
Diğer taraftan kişiler bazen, kaza nedeniyle ortaya çıkan zararların azaltılmasına yönelik tedaviyi reddedebilir. Bu durumda kişi hakkında, kusuru oranında, karşılanacak tazminattan indirime gidilecektir.
Trafik kazası sonucunda tazminat hesaplamasında öncelikle sakatlık yaşayan kimsenin sakatlık oranı belirlenmelidir. Belirlenen bu oran, kazaya konu olaydaki kusur, yaş, alınan maaş gibi hususlara bakılarak değerlendirilmelidir. Sakatlık yaşayan kimsenin çalışabileceği yaşın, Yargıtay içtihatlarına göre, 72 yaş olduğunun kabulü gerekecektir.
 
Trafik kazası nedeniyle oluşan zararlar ve tazminat talepleri için avukat yardımı gerekli mi?
Kazanın maddi, yaralamalı ya da ölümlü olması halinde duruma göre dava açılarak maddi ve manevi tazminat talepleri öne sürülebilir. Trafik kazaları nedeniyle kişiler maddi zararlarının karşılanmasını, sigorta şirketine ait e-mail adresine online olarak yahut iadeli taahhütlü postayla yaparak da isteyebilir.  Kaza nedeniyle ortaya çıkan zararların karşılanması için 15 işgünü içerisinde sigortacıya başvuru yapılmalı, şirket tarafından talebin cevapsız bırakılması yahut reddi durumunda Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru yapılmalıdır. Uygulamada davaların ekseriyetle mahkemelere açıldığı, Tahkime daha çok araç değer kayıpları nedeniyle gidildiği görülmektedir. Ancak, mahkemeler karşısında Sigorta Tahkiminin daha hızlı sonuçlar vermesi nedeniyle daha etkin bir seçenek olduğunun dikkate alınması gereklidir.
Trafik kazalarında tazminat davaları açısından kural olarak arabulucuya gidilmesi gerekmemektedir. Ancak, sigorta şirketi aleyhindeki tazminat talepleri için öncelikle arabulucuya gidilmelidir. Çünkü, Türk Ticaret Kanunu md. 4 uyarınca bu dava, ticari dava niteliğine sahip olduğundan arabuluculuk dava şartı yerine getirilmelidir.  Aksi durumda, zorunlu arabulucuya gidilmemesi nedeniyle, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilecektir.
Uygulamada kaza nedeniyle, şahıslara yönelik dava açıldığında, bu davalar reddedilmektedir. Somut olayda, zarara uğrayan ve bu kimsenin yakınları ilk önce kusurlu aracın sigorta şirketine müracaat etmeli ve poliçede belirtilen limitler tüketilmelidir. Bu nedenle oldukça zorlu ve çok aşamalı bulunan kazalar nedeniyle avukat yardımı alınması bireylerin yararına olacaktır.
Bireylerin kaza nedeniyle isteyebilecekleri tazminat hesaplama sürecinin hukuksal zeminde ele alınması ve sürecin daha etkili takibi açısından hukuk büromuzda tecrübeli özel hukuk avukatları çalışmalarına devam etmektedir. Bu konuya ilişkin olarak hukuki yardım ihtiyacınızın olması halinde hukuk büromuzla doğrudan irtibat kurulması yeterli olacaktır.


WhatsApp
Hemen Ara