saklı pay, saklı paylı mirasçı, yasal mirasçı, atanmış mirasçı, miras paylaşımı, mirastan feragat, mirasın reddi, reddi miras, mirasın reddedilmesi, bağışlamanın geri alınması, bağışlama sözleşmesi, hibe, ölünceye kadar bakma sözleşmesi, ölünceye kadar bakma sözleşmesi saklı pay, ölünceye kadar bakma sözleşmesi şartları, ölünceye kadar bakma sözleşmesi iptali

REDDİ MİRAS DAVASI (MİRASIN REDDİ)

Mirasçılar kimi durumlarda miras bırakanın mirasını reddetmek isterler. Zira, mirasın reddi halinde gerek mali olarak gerekse hukuksal olarak sorumluluktan kaçmak isterler. Mirasın reddi, diğer adıyla reddi miras olarak adlandırılmaktadır. Bu kavram, miras bırakan öldükten sonra, mirasçıların mirası kabul etmemesi anlamına gelmektedir. Mirasçılar isterse, mirasın reddi yoluna giderler.

Altsoy mirasçıların tümü reddi miras yaptıklarında, miras olduğu gibi miras bırakanın eşine geçer. Atanmış mirasçılar reddi miras yaparsa, miras payları, miras bırakanın en yakınlarına geçmektedir. Ancak, miras bırakanın mirasçı atarken farklı bir öngörüde bulunması hali başkadır. Örneğin miras bırakanın mallarını atanmış mirasçının reddi halinde, mirasın yakınlarına geçmeyeceğini ve reddeden atanmış mirasçının mirasçıları ya da farklı bir kimseye geçeceğini öngörmesi mümkündür.


1. MİRASIN REDDİ DAVASI (REDDİ MİRAS) GENEL BİLGİLER

Reddi mirasın, mirasçının tek başına yapabileceği hukuksal bir işlem olduğu kadar bir yolu daha vardır. Buna göre mirasçı, miras bırakanın borçlarını ödemeden aczi durumunda, kendiliğinden mirası reddetmiş olur. Yani mirasçı bu durumda, hükmen mirası reddetmiş olacaktır.  Dolayısıyla mirasın reddi iki şekilde olur. Ya mirasçının isteğiyle ya da miras bırakandan kalan malların, borçlara yetecek düzeyde olmaması halidir.

Miras bırakanın yasal ve atanmış mirasçıları, mirasçılık hakkına sahip olduğunu öğrenmeleri halinde, 3 ay içerisinde mahkemeye giderek hukuki süreci başlatmalıdır.

Mirasçının mirası reddetmesi durumunda, mirasa ilişkin her türlü hakkından vazgeçmiş olur. Böylece miras paylaşımı sırasında kendisine pay düşmeyecektir. Mirası reddedince, mirasçı, miras nedeniyle her tülü borç ve yükümlüklerden kurtulur. Dolayısıyla mirasın mali ve hukuki sonuçlarına muhatap olmayacaktır.

Mirasçılar, ancak miras bırakan öldükten sonra mirası reddetme hakkına sahiptir. Miras bırakan henüz sağken, mirasçının mirastan feragat etmesi mümkündür. Mirastan feragat sözleşmesi ile mirasçının, mirasçılıktan kaynaklı hak ve yükümlülüklerden kurtulması mümkün olur. Bu konuda ayrıntılı olarak hazırladığımız makaleye bu linkten ulaşabilirsiniz.


2. MİRASÇININ MİRASIN REDDİ YOLLARI

Mirasçılar kendi istekleriyle mirası reddettiklerinde, reddi miras yapmış olurlar. Bu hukukta mirasın gerçek reddi olarak da ifade edilmektedir. Mirasçının reddi mirası halinde miras bırakanın bıraktığı mirastan herhangi bir hakka sahip olamaz.  Dolayısıyla adeta miras bırakandan daha evvel ölmüş gibi mirastan herhangi bir hakkı olmaz.

Reddi miras yapan mirasçının miras hakkı olmaz ancak bu hak soyu ve diğer mirasçılarına geçmektedir. Söz gelimi bir kimse babasından gelen mirasın reddi yoluna gitmişse, mirastan gelecek payı, reddi miras yapanın çocukları hak eder.

TMK’ nın 605/2. fıkrasında mirasçının kendi isteği dışında mirasın red hali belirtilmiştir. Düzenleme uyarınca miras bırakan öldüğünde, malları borçlara yetecek düzeyde değilse, ödemeden aczi kabul edilir.

Kanun, miras bırakanın mallarının borçlara yetmediği durumdaki acizlik halinin, açıkça belirli olmasını aramaktadır. Buna karşın miras bırakana ilişkin aciz vesikası alındığında resmi olarak tespit edilmiş olur. Burada açıkça miras bırakanın ödemeden aczinin belirli olmasıyla kastedilen, miras bırakanın bu durumunun çevresi tarafından biliniyor olmasıdır. Bu durum aciz vesikası alındığında, resmi olarak tespit edilmiş olacaktır.


3. MİRAS BIRAKAN MİRASIN REDDİNİ NASIL YAPAR?

Mirasçı, mirası kendi isteğiyle reddetmek isterse, herhangi bir şart koşmadan bunu yapması gerekir. Mirası reddedince, miras bırakanın malları paylaşılırken pay ve paydaşlık durumu değişecektir. Dolayısıyla mirasçı, mirası reddedince, yenilik doğurucu bir işlem ortaya çıkacaktır.

Mirasın reddinin koşulsuz yapılması kadar, açıkça ve net bir şekilde yapılmış olması gerekir. Mirasçının, mirası açıkça reddettiği anlaşılmıyorsa ya da mirasçı reddin karşılığında bir şart öngörmüşse, mirasın reddi işleminin iptal edilmesi gerekir. Dolayısıyla mirasın hiç reddedilmemiş olması sağlanacaktır.

Mirası reddettiğini miras bırakanın son yerleşim yerindeki mahkemeye giderek beyan eder. Görevli mahkeme, Sulh Hukuk Mahkemesidir. Hâkim, reddi miras yapan kişinin istemesi durumunda, buna dair bir belge verecektir.

Mirasın, ödemeden aciz nedeniyle reddi halinde, mirasçı hükmen mirası reddetmiş olur. Bunun için mirasçıların ret beyanı gerekmektedir. Fakat, daha sonra ortaya çıkabilecek uyuşmazlıkları önleme adına, mahkemede bu durumun beyanı yararlı olacaktır.


4. MİRASIN REDDİ (REDDİ MİRAS) YOLUNA KİMLER GİDEBİLİR?

TMK uyarınca yasal mirasçılar ve atanmış mirasçıların, vasiyet alacaklısının reddi miras hakkı vardır. Devlet, miras bırakanın yasal mirasçısı olup, yalnızca kendisine geçen miktarla sınırlı olarak sorumlu olur. Buna karşın devletin, reddi miras hakkı yoktur.

Mirasçıların reddi miras hakkını kullanabilmesi için, fiili ehliyetinin bulunması gerekir. Mirasın reddi beyanını, mirasçının kendisi ya da özel yetkili temsilcisi yapabilir.


5. MİRASIN REDDİ SÜRESİ VE ZAMANAŞIMI

TMK uyarınca reddi miras süresi 3 aydır. Ancak önemli bir sebep varsa, mahkeme ilave bir süre öngörebilir. Mirasın reddi yoluna gitmeyen mirasçı, miras bırakanın yasal mirasçısı, vasiyet alacaklısı ya da atanmış mirasçısı olacaktır.

Mirasçının ret süresi bitmeden, açıkça mirası kabul etmesi halinde, mirası red hakkı düşecektir. Aynı şekilde, 3 aylık sürede reddi miras yapmayan mirasçı, miras bırakanın mirasçısı olacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Don`t copy text!